Home Actress Başak Sayan HD Photos and Wallpapers August 2022 Başak Sayan Instagram - Son 2 gündür her sabah şaşkınlık içinde uyanıyorum. Zira durduk yere yapılan ve önce seviyesizliği nedeniyle özür dileyip sonra tepkiler üzerine silinen fotoğrafım üzerinden bir dolu yalan okumak insanı hayrete düşürüyor. Dün davayı kazandığını, benim de halen sürdüğü yalanını söylediğimi iddia etmişti. Avukatım Zekeriya Bey’den davaların belgelerini bana yollamasını istedikten saatler sonra kendini yalanlayıp yurtdışındaki başarısızlıkların nedenini şu anda sürmekte olan intihal davasına bağlanış ve yayınevleri süren bir intihal davasında çeviri yaptırmıyorlar demiş. Madem ortada kazanılan bir dava var neden böyle oluyor diye de bir kişi sormamış. Ben işin aslını anlatayım: Davamız 2017 senesinden beri sürüyor. O tarihte birbirimize açtığımız intihal davalarını ( yani ben intihal var araştırılsın derken o yoktur araştırılsın diyerek dava açtı ) hakim birleştirip tek dava yaptı. Davayı onun açtığı da yalan. Karşılıklı açılmış davalar ve arada çok kısa bir süre var. Bu davaya 5 edebiyat profesörü atanmadı. Bu da yalan. Bir edebiyat bölümünde çalışan doçent, senarist, bilişim uzmanı, FSEK uzmanından oluşuyordu heyet. Benzerlik araştırmasını içlerinden bir kişi araştırdı yani. Diğerleri kendi konularıyla alakalı yorum yaptılar. Bilgisayar incelemesi, senaryo incelemesi gibi teknik konular. Sonuç bizim açımızdan olumsuz olunca itiraz ettik. İki tarafa da kimliği açıklanmayan bir kişinin bu araştırmayı yapması gerekir aslında. Ama Türkiye’de öyle değil. Hakim yeni bir heyet kurmayı istemedi, bir üst mahkeme ilgilensin diyerek manevi tazminata hükmetti. Biz de hemen bir üst mahkemeye başvurduk. Mahkeme halen devam etmekte. Bir davada nihai karar verilmeden o davanın sonucu hakkında konuşulmaz. Pek çok dava istinafta ve yargıtayda farklı sonuçlanmıştır. Bu davanın sonuçlanması en iyi ihtimalle 3 sene sonra olur. Kaldı ki ben verilecek karar ne olursa olsun iddiamın arkasında durmaya devam edeceğim. Daha iki sene evvel çok başarılı bir yönetmen Bağlanma Korkusu’nu film yapmak istedi. Türkiye’nin en büyük yapım şirketlerinden biri ile. Aylarca toplantılar yapıldı ama yapım şirketi Fi ile benzerliği nedeniyle yapmaktan vazgeçti. DEVAMI YORUMLARDA 👇🏻

Başak Sayan Instagram – Son 2 gündür her sabah şaşkınlık içinde uyanıyorum. Zira durduk yere yapılan ve önce seviyesizliği nedeniyle özür dileyip sonra tepkiler üzerine silinen fotoğrafım üzerinden bir dolu yalan okumak insanı hayrete düşürüyor. Dün davayı kazandığını, benim de halen sürdüğü yalanını söylediğimi iddia etmişti. Avukatım Zekeriya Bey’den davaların belgelerini bana yollamasını istedikten saatler sonra kendini yalanlayıp yurtdışındaki başarısızlıkların nedenini şu anda sürmekte olan intihal davasına bağlanış ve yayınevleri süren bir intihal davasında çeviri yaptırmıyorlar demiş. Madem ortada kazanılan bir dava var neden böyle oluyor diye de bir kişi sormamış. Ben işin aslını anlatayım: Davamız 2017 senesinden beri sürüyor. O tarihte birbirimize açtığımız intihal davalarını ( yani ben intihal var araştırılsın derken o yoktur araştırılsın diyerek dava açtı ) hakim birleştirip tek dava yaptı. Davayı onun açtığı da yalan. Karşılıklı açılmış davalar ve arada çok kısa bir süre var. Bu davaya 5 edebiyat profesörü atanmadı. Bu da yalan. Bir edebiyat bölümünde çalışan doçent, senarist, bilişim uzmanı, FSEK uzmanından oluşuyordu heyet. Benzerlik araştırmasını içlerinden bir kişi araştırdı yani. Diğerleri kendi konularıyla alakalı yorum yaptılar. Bilgisayar incelemesi, senaryo incelemesi gibi teknik konular. Sonuç bizim açımızdan olumsuz olunca itiraz ettik. İki tarafa da kimliği açıklanmayan bir kişinin bu araştırmayı yapması gerekir aslında. Ama Türkiye’de öyle değil. Hakim yeni bir heyet kurmayı istemedi, bir üst mahkeme ilgilensin diyerek manevi tazminata hükmetti. Biz de hemen bir üst mahkemeye başvurduk. Mahkeme halen devam etmekte. Bir davada nihai karar verilmeden o davanın sonucu hakkında konuşulmaz. Pek çok dava istinafta ve yargıtayda farklı sonuçlanmıştır. Bu davanın sonuçlanması en iyi ihtimalle 3 sene sonra olur. Kaldı ki ben verilecek karar ne olursa olsun iddiamın arkasında durmaya devam edeceğim. Daha iki sene evvel çok başarılı bir yönetmen Bağlanma Korkusu’nu film yapmak istedi. Türkiye’nin en büyük yapım şirketlerinden biri ile. Aylarca toplantılar yapıldı ama yapım şirketi Fi ile benzerliği nedeniyle yapmaktan vazgeçti. DEVAMI YORUMLARDA 👇🏻

Başak Sayan Instagram - Son 2 gündür her sabah şaşkınlık içinde uyanıyorum. Zira durduk yere yapılan ve önce seviyesizliği nedeniyle özür dileyip sonra tepkiler üzerine silinen fotoğrafım üzerinden bir dolu yalan okumak insanı hayrete düşürüyor. Dün davayı kazandığını, benim de halen sürdüğü yalanını söylediğimi iddia etmişti. Avukatım Zekeriya Bey’den davaların belgelerini bana yollamasını istedikten saatler sonra kendini yalanlayıp yurtdışındaki başarısızlıkların nedenini şu anda sürmekte olan intihal davasına bağlanış ve yayınevleri süren bir intihal davasında çeviri yaptırmıyorlar demiş. Madem ortada kazanılan bir dava var neden böyle oluyor diye de bir kişi sormamış. Ben işin aslını anlatayım: Davamız 2017 senesinden beri sürüyor. O tarihte birbirimize açtığımız intihal davalarını ( yani ben intihal var araştırılsın derken o yoktur araştırılsın diyerek dava açtı ) hakim birleştirip tek dava yaptı. Davayı onun açtığı da yalan. Karşılıklı açılmış davalar ve arada çok kısa bir süre var. Bu davaya 5 edebiyat profesörü atanmadı. Bu da yalan. Bir edebiyat bölümünde çalışan doçent, senarist, bilişim uzmanı, FSEK uzmanından oluşuyordu heyet. Benzerlik araştırmasını içlerinden bir kişi araştırdı yani. Diğerleri kendi konularıyla alakalı yorum yaptılar. Bilgisayar incelemesi, senaryo incelemesi gibi teknik konular. Sonuç bizim açımızdan olumsuz olunca itiraz ettik. İki tarafa da kimliği açıklanmayan bir kişinin bu araştırmayı yapması gerekir aslında. Ama Türkiye’de öyle değil. Hakim yeni bir heyet kurmayı istemedi, bir üst mahkeme ilgilensin diyerek manevi tazminata hükmetti. Biz de hemen bir üst mahkemeye başvurduk. Mahkeme halen devam etmekte. Bir davada nihai karar verilmeden o davanın sonucu hakkında konuşulmaz. Pek çok dava istinafta ve yargıtayda farklı sonuçlanmıştır. Bu davanın sonuçlanması en iyi ihtimalle 3 sene sonra olur. Kaldı ki ben verilecek karar ne olursa olsun iddiamın arkasında durmaya devam edeceğim. Daha iki sene evvel çok başarılı bir yönetmen Bağlanma Korkusu’nu film yapmak istedi. Türkiye’nin en büyük yapım şirketlerinden biri ile. Aylarca toplantılar yapıldı ama yapım şirketi Fi ile benzerliği nedeniyle yapmaktan vazgeçti. DEVAMI YORUMLARDA 👇🏻

Başak Sayan Instagram – Son 2 gündür her sabah şaşkınlık içinde uyanıyorum. Zira durduk yere yapılan ve önce seviyesizliği nedeniyle özür dileyip sonra tepkiler üzerine silinen fotoğrafım üzerinden bir dolu yalan okumak insanı hayrete düşürüyor.
Dün davayı kazandığını, benim de halen sürdüğü yalanını söylediğimi iddia etmişti. Avukatım Zekeriya Bey’den davaların belgelerini bana yollamasını istedikten saatler sonra kendini yalanlayıp yurtdışındaki başarısızlıkların nedenini şu anda sürmekte olan intihal davasına bağlanış ve yayınevleri süren bir intihal davasında çeviri yaptırmıyorlar demiş. Madem ortada kazanılan bir dava var neden böyle oluyor diye de bir kişi sormamış.
Ben işin aslını anlatayım:
Davamız 2017 senesinden beri sürüyor.
O tarihte birbirimize açtığımız intihal davalarını ( yani ben intihal var araştırılsın derken o yoktur araştırılsın diyerek dava açtı ) hakim birleştirip tek dava yaptı. Davayı onun açtığı da yalan. Karşılıklı açılmış davalar ve arada çok kısa bir süre var.
Bu davaya 5 edebiyat profesörü atanmadı. Bu da yalan. Bir edebiyat bölümünde çalışan doçent, senarist, bilişim uzmanı, FSEK uzmanından oluşuyordu heyet. Benzerlik araştırmasını içlerinden bir kişi araştırdı yani. Diğerleri kendi konularıyla alakalı yorum yaptılar. Bilgisayar incelemesi, senaryo incelemesi gibi teknik konular. Sonuç bizim açımızdan olumsuz olunca itiraz ettik. İki tarafa da kimliği açıklanmayan bir kişinin bu araştırmayı yapması gerekir aslında. Ama Türkiye’de öyle değil. Hakim yeni bir heyet kurmayı istemedi, bir üst mahkeme ilgilensin diyerek manevi tazminata hükmetti. Biz de hemen bir üst mahkemeye başvurduk. Mahkeme halen devam etmekte. Bir davada nihai karar verilmeden o davanın sonucu hakkında konuşulmaz. Pek çok dava istinafta ve yargıtayda farklı sonuçlanmıştır. Bu davanın sonuçlanması en iyi ihtimalle 3 sene sonra olur.
Kaldı ki ben verilecek karar ne olursa olsun iddiamın arkasında durmaya devam edeceğim. Daha iki sene evvel çok başarılı bir yönetmen Bağlanma Korkusu’nu film yapmak istedi. Türkiye’nin en büyük yapım şirketlerinden biri ile. Aylarca toplantılar yapıldı ama yapım şirketi Fi ile benzerliği nedeniyle yapmaktan vazgeçti. DEVAMI YORUMLARDA 👇🏻 | Posted on 09/Aug/2022 14:01:52

Başak Sayan Instagram – Bir kadının hemcinsini eril bir dille kadın bedeni üzerinden karalama çabasına cevaben: Bu fotoğraf yanılmıyorsam 2001 senesinde çekildi.
Mesleğin başındayken.
Yaşım 23. 
Şamdan dergisine.
O zamanlar neredeyse tüm tanınmış oyuncular,
şarkıcılar herkes o dergiye röportaj veriyor.
Haliyle ben de.
O kadar iyi oldu mu bilmem ama ben o zaman da çok sevmiştim,
şimdi de.
Tek fark o zamanki Başak’ın endişelerine ve korkularına şefkatle bakabiliyorum. Dün avukatım Zekeriya Bey bana Azra Kohen’in bu fotoğrafım ile paylaştığı ve beni küçük düşürmeyi amaçladığı görselleri yollayınca şaşırdım. 
“Seviyesiz” bir fotoğraf paylaştığı için özür dilemiş. Fotoğrafın seviyesini beğenmediğim tek yanı saçlarım. Keşke hiç kestirmeseydim, çok daha estetik dururdu :) Ne oldu da saldırıya geçti acaba durduk yerde dedim. Önce yazdığı ve neredeyse hepsi yalan olan sözleri nedeniyle öfkelendim. 
Ama bir kaç saniye sürdü bu. 

Bir kadın olarak kadın haklarından dem vurup kendi hemcinsine eril bir dille, ahlak bekçiliği yaparak bu şekilde saldırmasından dolayı içine düştüğü derin çaresizliği anladım ve onun adına üzüldüm. O kadar çaresiz ki bunu yaparak hemen hemen bütün kadınları ( oyuncu veya değil ) kendi çıkarları için küçük düşürmeye çalışma gafletinde bulunmuş. Oluşturmaya çalıştığı kanaat önderi maskesini kendi kendine düşürmüş oldu. Bu şekilde gündeme gelme çabaları da ayrıca üzücü tabi. 
İntihal davasında bir üst mahkemenin vereceği kararı henüz bilmiyoruz. Belki yeniden görülsün diyecek, belki onanacak. Üstelik sonrasında bir de yargıtay süreci var. Yani mahkeme devam ediyor. Tanışma hikayemiz de inanılmaz bir kurgu. Aynı yayınevinde aynı anda tesadüfen bulunduğumuz bir anda yayıncımız tarafından tanıştırıldık. Elbette tebrik ettim,çünkü o bir yazar. Kitabı henüz okumamıştım ama almıştım. Yanımda değildi ne yazık ki, çünkü orada karşılaşacağımızı bilmiyordum. Yanımda olsaydı imzalatırdım da. Adettendir çünkü. Ama okumuş olsaydım aynı şekilde davranır mıydım bilmem. Kapıda beklemeler falan, nasıl inanılmaz bir hayal gücü, tebrikler. Kapısında bekleyeceğim yazarlar var elbette. Bana ışık olan, yol gösteren. Ancak kendisi onlardan biri değil. DEVAMI YORUMLARDA👇🏻
Başak Sayan Instagram – Son 2 gündür her sabah şaşkınlık içinde uyanıyorum. Zira durduk yere yapılan ve önce seviyesizliği nedeniyle özür dileyip sonra tepkiler üzerine silinen fotoğrafım üzerinden bir dolu yalan okumak insanı hayrete düşürüyor.
Dün davayı kazandığını, benim de halen sürdüğü yalanını söylediğimi iddia etmişti. Avukatım Zekeriya Bey’den davaların belgelerini bana yollamasını istedikten saatler sonra kendini yalanlayıp yurtdışındaki başarısızlıkların nedenini şu anda sürmekte olan intihal davasına bağlanış ve yayınevleri süren bir intihal davasında çeviri yaptırmıyorlar demiş. Madem ortada kazanılan bir dava var neden böyle oluyor diye de bir kişi sormamış. 
Ben işin aslını anlatayım:
Davamız 2017 senesinden beri sürüyor. 
O tarihte birbirimize açtığımız intihal davalarını ( yani ben intihal var araştırılsın derken o yoktur araştırılsın diyerek dava açtı ) hakim birleştirip tek dava yaptı. Davayı onun açtığı da yalan. Karşılıklı açılmış davalar ve arada çok kısa bir süre var.
Bu davaya 5 edebiyat profesörü atanmadı. Bu da yalan. Bir edebiyat bölümünde çalışan doçent, senarist, bilişim uzmanı, FSEK uzmanından oluşuyordu heyet. Benzerlik araştırmasını içlerinden bir kişi araştırdı yani. Diğerleri kendi konularıyla alakalı yorum yaptılar. Bilgisayar incelemesi, senaryo incelemesi gibi teknik konular. Sonuç bizim açımızdan olumsuz olunca itiraz ettik. İki tarafa da kimliği açıklanmayan bir kişinin bu araştırmayı yapması gerekir aslında. Ama Türkiye’de öyle değil. Hakim yeni bir heyet kurmayı istemedi, bir üst mahkeme ilgilensin diyerek manevi tazminata hükmetti. Biz de hemen bir üst mahkemeye başvurduk. Mahkeme halen devam etmekte. Bir davada nihai karar verilmeden o davanın sonucu hakkında konuşulmaz. Pek çok dava istinafta ve yargıtayda farklı sonuçlanmıştır. Bu davanın sonuçlanması en iyi ihtimalle 3 sene sonra olur. 
Kaldı ki ben verilecek karar ne olursa olsun iddiamın arkasında durmaya devam edeceğim. Daha iki sene evvel çok başarılı bir yönetmen Bağlanma Korkusu’nu film yapmak istedi. Türkiye’nin en büyük yapım şirketlerinden biri ile. Aylarca toplantılar yapıldı ama yapım şirketi Fi ile benzerliği nedeniyle yapmaktan vazgeçti. DEVAMI YORUMLARDA 👇🏻

Check out the latest gallery of Başak Sayan