Biz İstiklâl Marşı bile “korkma” diyerek başlayan bir milletiz. Klavye soytarılarının hadsiz mesajları bizi korkutmaz, bizi ürkütmez, bizi sindirmez, inandığımız yolda yürümekten bizi asla vazgeçirmez. Biz kimsenin tehditlerine boyun eğmeyiz…
Elinde 150 bin Gazzelinin kanı olan bir kasabı kongresinde ağırlayan, bu caniye kürsü veren, bununla yetinmeyip hezeyanlarla dolu konuşmasını büyük bir şevkle 57 kez ayakta alkışlayan bir akıl ve vicdan tutulmasıyla karşı karşıyayız.
Milletin sandıkta verdiği mesajlara kulaklarımızı tıkamıyor, sandıkta tecelli eden iradenin rehberliğinde gerekli adımları atıyoruz. Kolaya ve kolaycılığa kaçmadan, toptancı bir anlayışa tevessül etmeden, bakılmadık hiçbir nokta bırakmadan bu süreci titizlikle yürütüyoruz. Ne fitne kazanına odun taşıyanların oyununa geleceğiz ne de hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edeceğiz. Kardeşlik hukukumuza ve dava arkadaşlığımıza uygun şekilde, partimiz bünyesinde, farklı seviyelerde bayrak değişimini gerçekleştiriyoruz. AK Parti çatısı altında ülkeye ve millete hizmet mücadelesine girişmiş her bir kardeşim sahada olmak, milletle iç içe olmak mecburiyetindedir. AK Parti olarak, AK Partili kadrolar olarak yapmamız gereken bellidir: Daha fazla gönül kazanacağız. Daha fazla insanımıza ulaşacağız. Milletin sofrasına daha fazla oturacağız. Sokakta, pazarda, çarşıda, kahvede, iyi ve kötü gününde vatandaşımızın her zaman yanında olacağız. Milletin dertlerine derman olmak, sorunlarına çözüm bulmak için samimi çaba harcayacağız. Kapısı çalınmadık, eli sıkılmadık, kalbine dokunulmadık kimse bırakmama prensibiyle gece gündüz çalışacağız.
Milletin sandıkta verdiği mesajlara kulaklarımızı tıkamıyor, sandıkta tecelli eden iradenin rehberliğinde gerekli adımları atıyoruz. Kolaya ve kolaycılığa kaçmadan, toptancı bir anlayışa tevessül etmeden, bakılmadık hiçbir nokta bırakmadan bu süreci titizlikle yürütüyoruz. Ne fitne kazanına odun taşıyanların oyununa geleceğiz ne de hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edeceğiz. Kardeşlik hukukumuza ve dava arkadaşlığımıza uygun şekilde, partimiz bünyesinde, farklı seviyelerde bayrak değişimini gerçekleştiriyoruz. AK Parti çatısı altında ülkeye ve millete hizmet mücadelesine girişmiş her bir kardeşim sahada olmak, milletle iç içe olmak mecburiyetindedir. AK Parti olarak, AK Partili kadrolar olarak yapmamız gereken bellidir: Daha fazla gönül kazanacağız. Daha fazla insanımıza ulaşacağız. Milletin sofrasına daha fazla oturacağız. Sokakta, pazarda, çarşıda, kahvede, iyi ve kötü gününde vatandaşımızın her zaman yanında olacağız. Milletin dertlerine derman olmak, sorunlarına çözüm bulmak için samimi çaba harcayacağız. Kapısı çalınmadık, eli sıkılmadık, kalbine dokunulmadık kimse bırakmama prensibiyle gece gündüz çalışacağız.
Milletin sandıkta verdiği mesajlara kulaklarımızı tıkamıyor, sandıkta tecelli eden iradenin rehberliğinde gerekli adımları atıyoruz. Kolaya ve kolaycılığa kaçmadan, toptancı bir anlayışa tevessül etmeden, bakılmadık hiçbir nokta bırakmadan bu süreci titizlikle yürütüyoruz. Ne fitne kazanına odun taşıyanların oyununa geleceğiz ne de hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edeceğiz. Kardeşlik hukukumuza ve dava arkadaşlığımıza uygun şekilde, partimiz bünyesinde, farklı seviyelerde bayrak değişimini gerçekleştiriyoruz. AK Parti çatısı altında ülkeye ve millete hizmet mücadelesine girişmiş her bir kardeşim sahada olmak, milletle iç içe olmak mecburiyetindedir. AK Parti olarak, AK Partili kadrolar olarak yapmamız gereken bellidir: Daha fazla gönül kazanacağız. Daha fazla insanımıza ulaşacağız. Milletin sofrasına daha fazla oturacağız. Sokakta, pazarda, çarşıda, kahvede, iyi ve kötü gününde vatandaşımızın her zaman yanında olacağız. Milletin dertlerine derman olmak, sorunlarına çözüm bulmak için samimi çaba harcayacağız. Kapısı çalınmadık, eli sıkılmadık, kalbine dokunulmadık kimse bırakmama prensibiyle gece gündüz çalışacağız.
Rize’mizin kıymetli kanaat önderleriyle, gönüllü kuruluşlarımızın değerli temsilcileriyle bir araya gelmekten büyük memnuniyet duydum. Davetimize icabet eden, bizlerle bu sofra etrafında bir araya gelen her bir kardeşime şükranlarımı sunuyorum.
Rize’mizin kıymetli kanaat önderleriyle, gönüllü kuruluşlarımızın değerli temsilcileriyle bir araya gelmekten büyük memnuniyet duydum. Davetimize icabet eden, bizlerle bu sofra etrafında bir araya gelen her bir kardeşime şükranlarımı sunuyorum.
Rize’mizin kıymetli kanaat önderleriyle, gönüllü kuruluşlarımızın değerli temsilcileriyle bir araya gelmekten büyük memnuniyet duydum. Davetimize icabet eden, bizlerle bu sofra etrafında bir araya gelen her bir kardeşime şükranlarımı sunuyorum.
Bugüne kadar toplam 50 bin tona ulaşan insani yardım miktarıyla Türkiye, dünyada Gazze’ye en fazla yardım gönderen ülke konumuna ulaştı.
İyice canileşen İsrail yönetimini ateşkese zorlamak maksadıyla diplomasi ve ticaret boyutunda baskının dozunu sürekli yükseltiyoruz.
İlk etapta 54 ürün grubuna ihracat kısıtlaması getirmiştik.
Geçen haftadan itibaren İsrail’le ihracat ve ithalat işlemlerini tüm ürünleri ihtiva edecek şekilde durdurduk.
İsrail’e karşı Uluslararası Adalet Divanında açılan soykırım davasına da müdahil olmayı kararlaştırdık.
15 bini çocuk 35 bin kardeşimizin hayatına kastedenlerin hukuk önünde hesap vermesi için tüm imkânlarımızı kullanacağız.
Bu kararlarımızın bölgede akan kanın durmasını isteyen diğer ülkelere de cesaret aşılayacağına inanıyoruz.
Filistin halkının en zor günlerinde imdadına koşan aziz milletimiz, kardeşlik vazifesini ifa etme yanında insanlığın da vicdanı olmuştur.
İçimizdeki kimi işgüzarlar bunu görmese veya gördükleri halde çarpıtsalar da devletiyle, vatandaşıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla Türkiye, Gazze sınavını en başarılı veren ülkelerden biridir.
Danıştayımızın 156’ncı kuruluş yıl dönümünü ve İdari Yargı Günü’nü tebrik ediyorum.
Şûra-yı Devletten bu yana 156 yıldır Danıştay çatısı altında görev yapan tüm hâkimlerimizi ve personelimizi şükranla yâd ediyorum.
Danıştayımızın 156’ncı kuruluş yıl dönümünü ve İdari Yargı Günü’nü tebrik ediyorum.
Şûra-yı Devletten bu yana 156 yıldır Danıştay çatısı altında görev yapan tüm hâkimlerimizi ve personelimizi şükranla yâd ediyorum.
Türkiye Yüzyılı’nı aynı zamanda Yatırımın Yüzyılı yapmayı hedefliyoruz. Bu amaçla hazırladığımız Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejisi’ni yakında uygulamaya geçiriyoruz. 2024-2028 yıllarını kapsayan strateji belgemizle yüksek teknolojiye dayalı ve nitelikli istihdam sağlayan yatırımları daha fazla çekmek istiyoruz. Daha önce de Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi’ni devreye almıştık. Bugüne kadar toplam yatırım büyüklüğü 1 trilyon 258 milyar liraya ulaşan 238 proje için başvuru yapıldı. Sanayimizin verimlilik odaklı dönüşümüne rehberlik eden 10 model fabrikayı kurduk. Önümüzdeki dönemde 4 yeni model fabrika daha ekleyerek inşallah bu sayıyı 14’e çıkaracağız. Katma değerli üretimle küresel rekabet gücümüzü artıracak, ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı güçlendirecek kritik teknolojileri desteklemeye devam edeceğiz. Daha rekabetçi, daha müreffeh, daha üretken ve güçlü bir Türkiye’yi sanayicilerimizin, ihracatçılarımızın da katkısıyla inşallah inşa edeceğiz. Türk ekonomisi çok boyutlu bir dönüşüm sürecinden geçiyor, daha doğru bir ifadeyle kabuk değiştiriyor. İş dünyamız şunu çok iyi bilsin: İnşallah bu sürecin sonunda ekonomimiz farklı bir lige yükselecek… Gelişmiş ülkeler dâhil tüm dünyayı menfi etkileyen sis bulutu dağıldığında Türkiye yeni dönemin forveti olacak.
Bölgemizin ekonomik olarak gelişmesi, siyasi olarak huzura ve istikrara kavuşması ancak terör tehdidinin ortadan kaldırılmasıyla mümkündür.
Kuzey Irak’taki terör bataklığını tamamen kurutana kadar mücadelemizi sabırla sürdüreceğiz.
Suriye’de, müttefiklerimizce verilen sözler nedeniyle yarım kalan işimizi, vakti ve saati geldiğinde mutlaka tamamlayacağız.
Her zaman söylediğimiz gibi, bizim kimsenin toprağında ve egemenliğinde gözümüz yoktur.
Biz sadece Türkiye’nin ve insanlığın ortak düşmanı olan teröristlerle mücadele ediyoruz.
Manevra alanı iyice daralan bölücü örgüte neşteri önümüzdeki süreçte vuracağız.
Evlatlarımızın terörün olmadığı bir iklimde yaşamaları için ne gerekiyorsa onu yapmaktan çekinmeyeceğiz.
Uluslararası öğrenci hareketliliğinden aldığımız payın artması korkulacak değil gurur duyulacak bir durumdur.
“Türkiye’ye yabancı öğrenci gelmesin” demek, “devletimizin nüfuz alanı büyümesin, ülkemiz kabuğunu kırmasın” demektir.
Dünya İslam Bilginleri İstişare Toplantısı vesilesiyle farklı ülkelerden kardeşlerimizi, âlimlerimizi, kanaat önderlerimizi Türkiye’de misafir etmekten büyük memnuniyet duydum.
Bu önemli toplantının Gazzeli mazlumlar için umuda, kurtuluşa ve barışa vesile olmasını diliyorum.
Dünya İslam Bilginleri İstişare Toplantısı vesilesiyle farklı ülkelerden kardeşlerimizi, âlimlerimizi, kanaat önderlerimizi Türkiye’de misafir etmekten büyük memnuniyet duydum.
Bu önemli toplantının Gazzeli mazlumlar için umuda, kurtuluşa ve barışa vesile olmasını diliyorum.
Dünya İslam Bilginleri İstişare Toplantısı vesilesiyle farklı ülkelerden kardeşlerimizi, âlimlerimizi, kanaat önderlerimizi Türkiye’de misafir etmekten büyük memnuniyet duydum.
Bu önemli toplantının Gazzeli mazlumlar için umuda, kurtuluşa ve barışa vesile olmasını diliyorum.
Dünya İslam Bilginleri İstişare Toplantısı vesilesiyle farklı ülkelerden kardeşlerimizi, âlimlerimizi, kanaat önderlerimizi Türkiye’de misafir etmekten büyük memnuniyet duydum.
Bu önemli toplantının Gazzeli mazlumlar için umuda, kurtuluşa ve barışa vesile olmasını diliyorum.
Geçen yıl uygulamaya koyduğumuz Orta Vadeli Program’ın olumlu etkilerini görmeye başladık. İnşallah herhangi bir yol kazasına mahal vermeden, popülizm tuzağına düşmeden programımızı kararlılıkla uygulayacağız.
Biz coğrafyamızın daha kötüye gitmemesi, savaşların yayılmaması, yeni krizlerin patlak vermemesi için çalışmayı sürdüreceğiz.
Çatışmaların ortasında istikrar adası olarak öne çıkan Türkiye’yi inşallah her alanda güçlendirecek, kalkındıracak, daha ileri seviyelere taşıyacağız.
Tespit ettiğimiz tüm eksiklerin, hataların, varsa ihanetlerin üzerine inşallah bundan sonra çok daha kararlı bir şekilde gideceğiz.
Kamu hizmetlerinin sorunsuz ve kusursuz sunulması için her türlü tedbiri alacak, bürokratik atalete hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğiz.
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılının darbe ürünü bir anayasayla karşılanmış ve geçirilmiş olmasını Türkiye demokrasisine yakıştıramıyoruz.
Bu eksikliğin yine millî irade eliyle giderilmesi demokrasimizin gücüne güç katacak, Türk siyasetinde yeni bir kilometre taşı olacaktır.
Siyaset kurumunun ekonomik ve sosyal sorunları öne sürerek sivil anayasa ihtiyacını gündemden düşürmek istemesini doğru bulmuyoruz.
Yeni anayasanın sihirli değnek gibi dokununca sorunlarımızı bir anda ortadan kaldırmayacağını elbette biliyoruz.
Yeni anayasa, sivil siyasetin alanını genişleterek ekonomiden sosyal hayata ülkemizin meselelerinin çözümünü daha da hızlandıracaktır.
Siyasetteki yumuşamayla birlikte farklı siyasi partiler arasındaki istişari görüşmelerin yoğunlaşması, bu bakımdan önemli bir fırsat teşkil ediyor.
Türk siyasetinin bu fırsatı ülkemiz, milletimiz ve demokrasimiz adına kalıcı bir kazanca dönüştürmesini ümit ediyoruz.
Biz milletimizin beklentileri çerçevesinde üzerimize düşen yapıcı rolü oynamaya devam edeceğiz.
Medyanın ve sosyal medyanın millet namına denetim vazifesi üstlenmesi demokrasimiz için şüphesiz bir kazançtır.
Ama bu, hâkim cübbesi giyip, mahkeme kurup sağa sola yargı dağıtma boyutuna asla varmamalıdır.
2024 yılı Vakıf Haftası’nı, yurt içinde ve yurt dışında restorasyonu tamamlanan 201 vakıf eserinin toplu açılışını yaparak idrak ettik.
Hem haftamızın hem de açılışını yaptığımız vakıf-kültür varlıklarımızın ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum.
Bizden önce, 1996-2002 yılları arasında toplamda yalnızca 56 tarihî eserin onarıldığı dikkate alınırsa Vakıflar Genel Müdürlüğümüzün nasıl büyük bir başarıya imza attığı görülecektir.
Sadece Türkiye içinde, sadece Anadolu ve Trakya’da değil, dünya üzerinde nerede bizlere ait, atalarımıza ait bir eser veya kültürel miras varsa oraya ulaşıyor ve gün yüzüne çıkarıyoruz.
Son 21 yılda ülkemiz içinde ve gönül coğrafyamızın dört bir yanındaki 5 bin 500 ecdat yadigârı eseri yeniden ayağa kaldırdık.
Bugün Cumhurbaşkanlığı Külliyemizdeki anlamlı töreni, emanete sahip çıkma bakımından sergilediğimiz hassasiyetin yeni bir nişanesi olarak görüyorum.
Bu eserlerin yeniden ihyasına katkı sağlayan hayırseverlerimize teşekkürlerimi iletiyorum.
Bu vesileyle milletimizin Vakıf Haftası’nı tebrik ediyor, bu hafta boyunca düzenlenecek etkinliklerin, özellikle gençlerimizin köklü vakıf medeniyetimizi anlamasına vesile teşkil etmesini diliyorum.